loader image
Bağlantıları atla
Keşfet
Kaydır

Storytelling Neden Pazarlamadan Üstündür?

İçerik pazarlaması dünyasında ‘Storytelling’ ve ‘pazarlama’ gibi kelimeler çok fazla ortalıkta dolaşıyor; bazen birbirinin yerine veya birbirleriyle bağlantılı olarak kullanılıyorlar. Örneğin, “İçerik pazarlama stratejinizin daha fazla Storytellinge ihtiyacı var!”

Storytelling ve reklam ajanslarının farklılık göstermesi gibi görünüşte iç içe geçmiş olmalarına rağmen, Storytelling ile reklam arasında tüm başarılı markaların ve içerik üreticilerinin anlaması gereken ince bir ayrım var.

Pazarlama ve Storytelling
Arasındaki Fark Nedir?

Pazarlamanın bir ürünü tüketiciye ulaştırmayı amaçlayan bir faaliyet olduğunu hepimiz küçük yaşlardan beri yeri geldiğinde afişlerde yeri geldiğinde televizyonda maruz kaldığımız reklamlardan biliyoruz. Pazarlama, büyük ölçüde satışlarla, bir alt çizgiyle ilgilidir. Pazarlamada, uygunluk, yatırım getirisi, analitik, sermaye kazançları ve benzerleri merkezde yer alır.

Storytelling’in pazarlamayı geride bırakmasının ve pazarlamayla storytelling arasındaki uçurumun nedeni tam da budur: Pazarlamada sermaye kazançları merkezde yer alır.

Pazarlama hedef kitlenin ikna olmasını arzular, Storytelling ise teslim olmasını.

İçerik Pazarlamanın Geleceği:
Storytelling

Storytelling içerik pazarlamasının geleceğidir. İzleyiciler, parlak bir reklamın veya ücretli bir ünlü desteğinin anında satışa dönüştüğü 90’larda olduğundan farklıdır. Günümüzün izleyicileri bazı seviyelerde ihanete uğradı ve daha büyük anlatınızı gizlediğinizde daha şüpheci davranıyorlar. Senin gibi hissetmek istiyorlar ve arkadaş olabilirler. Ürününüzü satın aldıklarında veya ideolojinizi satın aldıklarında markanız için yürüyen bir reklam olduklarının farkındalar. İnançlarınızın kendi inançlarıyla tutarlı olmasını isterler.

Bu, aynı zamanda, her insanı hedef kitlenizin bir üyesi olmak için kazanamayacağınız anlamına gelir ve sorun değil. Hikayeler aracılığıyla, kişisel inançları sizinle tutarlı olan izleyicilerle dürüst ve anlamlı bir ilişki, bir diyalog kuracaksınız. Bunlar sizi sosyal medyada takip eden ve sizi destekleyen kişiler haline gelir. Seni takarlar ve arkadaşlarına senden bahsederler çünkü seni tanıdıklarını hissederler; senin hikayeni biliyorlar ve sen de onlarınkini tanıyorsun.

Marka sadakatinin devreye girdiği yer burasıdır; bu, pazarlamanın tek başına başaramayacağı bir şeydir. İyi hazırlanmış bir pazarlama ağı her zaman birkaç balık yakalar, ancak bu balıklar bir kez beslendikten sonra, o ağın etrafında dolaşmaya ve yüzmeye meyilli olmazlar; başıboş kalacaklar.

Storytelling’de, balıkların ağınızı bulması ve onları neyle beslediğinize karar vermesi biraz zaman alabilir, ancak bir kez yaptıklarında, bağımlı hale gelirler ve siz farkına bile varmadan, bir seni seven ve karşılığında değer verdiğiniz balıklarınız olur. Storytelling ilginizi çektiyse charlestonbrand.agency websitesine göz atmayı unutmayın.

Bu sitede deneyiminizi iyileştirmek için çerezlerinizi topluyoruz. Üçüncü taraflara iletmeden verilerini işlememizi onaylıyor musunuz?